İspanyol töresinin baskısı altında anne olmak isteyen bir kadının yaşadığı çaresizliği anlatan üç perdelik bir tiyatro oyunudur. İki yıllık evliliğinin ardından çocuk sahibi olamayan Yerma çareler ararken köylülerin gözü onun üstündedir. Kısır kadın diye hor görüp her hareketinde kabahat bulurlar. Yerma'nın adakları, tılsımları, büyücülerden, köydeki azizlerden medet ummaları, tüm çırpınışları boşa çıkar. Bu arada kocası Juan bu durumdan rahatsızdır. 'Koyunlar ağılda, kadınlar evinde olmalıdır.' diyerek onurunu korumanın peşindedir.
Kendisini çorak toprak gibi hisseden Yerma aldığı terbiyeden ve yaşadığı toplumdan ötürü başkasıyla evlenemeyecek, eşiyle evli kaldığı sürece de anne olamayacaktır.
Yazar; bir kadının anne olmak isteğinin saplantıya dönüşmesini, kabullendiği ve içselleştirdiği ahlak yasalarının insan doğasıyla çatışmasını gözler önüne sermiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder